--dil dersi başlar--
Halk dline öyle ya da böyle yerleşmiş ifadeler dilin birer varlığı olarak kabul edilir. Türkçede (Türkçe sözcüğü kesme işareti ile ayrılmaz) bu şekilde yer alan pek çok sözcük vardır. Ayrıca noktalama işaretlerinden önce boşluk bırakılmaz. Noktalama işaretleri kullanımı dersine girmeyeceğim çünkü onları anlatmakla uğraşamam. Keşke başkasının evine taş atmadan önce kendinize baksanız.

Ayrıca bütün bir metinde saldırgan sokak köpeğinden bahsedildikten sonra kurulan ilk cümledeki bu ifadesi bahsedilen köpek ve onun gibi saldırgan olan diğer köpekleri ifade eder. Orada sıfat görevinde olan sözcük cümlede anlamı etkiler. Dilerseniz bu ifadesini kaldırın anlam değişecektir veya başka bir sıfat olan sözcük getirin (bütün, yaşlı, beyaz, hasta....). Ne kadar garip öyle değil mi?.. Elbette bu dil bilgisi olduğu kadar biraz da anlambilim konusunda yeterlik gerektirebileceği için ilk balışta fark edemeyenler olmasını da anlayışla karşılarım. Bahsedilen girdide de herhangi bir değişiklik yapmadım ki sonradan ekledi, değiştirdi denilmesin.
--dil dersi biter--

Duyar kasmak gibi internet diline yerleşmiş bir ifadeye gösterilen hassasiyetin insanların can ve beden bütünlüğünün güvenliğine de gösterilmesi gerekir. Bu ilginin gösterilmemesi en kibar tabirle samimiyetsizliktir.

Sokak köpeklerinin insanlara zarar verdiğini görmezden gelmek insan hayatını açıkça tehlikeye atmaktır. insan hayatını tehlikeye atan bir davranışı destekleyip de ölen insanlara utanmadan rahmet dilemek ise açıkça ikiyüzlülüktür. Böyle bir tavır kurmak x partili değilim ama şeklinde başlayıp malûm şekilde devam eden cümlelerden daha farklı değildir.

Ayrıca köpeklerin insanlara zarar verdiğini söylemek ifade özgürlüğüdür. insanların kendilerine zarar veren canlılara karşı saldıraya geçeceğini söylemek de öyledir. Elbette ittapar arkadaşlar işlerine gelmeyen ifadelere saldırmayı daha kolay buldukları için tartışmak yerine üst perdeden hakaretvari konuşmayı tercih ederler.

Bir gece dışarıya çıktığınızda evinizin önünde veya girdiğiniz bir sokakta sürü halindeki köpeklerin saldırısıyla karşılaştığınızda buyurun gelin ve tekrar konuşalım veya bir gece yarısı karşı bahçenizde bir kediyi köpekler parçalarken yoksa benim kedim mi diye paniklediğinizde tekrar konuşuruz.

Gereksiz duyar kasmanın anlamı yok. Daha az önce sokağı kendi malı zannedip ortasına yatan bir tanesi neredeyse bana saldıracaktı. Çünkü evimin önüne çıktım. Nasıl olur da evimin önüne çıkarım...

Arkamdan 15 dakika havladı hayvan oğlu. Siz de evinizde o havlamaları duyup hüsn-i tâlil yapın kendi kendinize üstteki bazı yazarlar gibi. Kim bilir belki ısırmak istediği bir kişi elinden kaçmıştır da ona kızıyordur demeyin...

Bu sokak köpekleri derhal ve acilen öldürülmelidir. Yoksa evinin önüne çıkamayan insanlar gerekeni yapacaktır. Bu bir tehdit değil, olacakların habercisidir. Çünkü her canlı kendi güvenliğini ön planda tutar (bkz: ihtiyaçlar hiyerarşisi)

Vergi vermeyen esnaf mutlu,
Birkaç yerden maaş alan memur mutlu,
Mafyası mutlu, tefecisi mutlu,
3 liralık işe 23 lira isteyen işçisi mutlu,
Biz kazan ülkesi değiliz kuru ekmeğe de razıyız diyen asgari ücretli de mutludur herhalde.

Olan yıllarını harcamış okumuş kesime oluyor. Her yıl dsha fazla fakirleşip bu mutlu kesimin ağız kokusunu daha fazla çekiyoruz. Pek çoğumuz kendi eğitim aldığı alanda uygun bir iş bulamıyor. Asıl konuşulması gereken ve önemli olan konu bu zira %52 zaten mutlu.

Oto sanayiciler başta olmak üzere çok ciddi oranda vergi kaçırabilen esnaflar bunlardandır.

Çok önemli bir kısmı için aşağıdakiler malesef doğrudur:
Türk erkeğini değersiz görür.
Eğitime, karaktere değil şekle önem verir. Türk tipine en az benzeyeni tercih eder.
Uzun vadeli değil kısa vadeli planlar yapar.
En büyük problemse Türk erkeğini değersiz görür...

5 lira size 15 lira kendisine indirim sağlayanların kodlarından uzak durun dediğim iss.

159 lira olan faturam, iki kişiyi abone ettiğim için (10 TL bana - 10TL onlara) 139 TL geliyordu son 3 aydır. Geçen ay 159 TL geldi. Hatadır olur bir kereye mahsus, zam olaydı sms atarlardı öncesinde haber verirlerdi dedim geçtim. Bugün sağ olsunlar mesaj atmışlar size yağlı ballı 228 lira geçireceğiz yazmışlar.
Ocaktan bu zamana ben zam almadım ama telekominikasyon firmaları zam üstüne zam yapıyor. Gelen zam %64'tür ya, ayıptır.

1 Eylül 2023 itibariyle 278 TL olarak zamlanmıştır. Zam oranı %21.92'dir. Memura da aynı oranlarda zam talep ediyoruz!..

Son 8 entry bildiğiniz reklamdır. Aynı üyelerin aynı sıralamayla reklamını yaptığı diğer ürünler de aşağıdadır.

(bkz: bioxcin)
(bkz: bioblas)
(bkz: bioder)
(bkz: nutraxin)

Son 8 entry bildiğiniz reklamdır. Aynı üyelerin aynı sıralamayla reklamını yaptığı diğer ürünler de aşağıdadır.

(bkz: bioxcin)
(bkz: bioblas)
(bkz: bioder)
(bkz: restorex)

Son 8 entry bildiğiniz reklamdır. Aynı üyelerin aynı sıralamayla reklamını yaptığı diğer ürünler de aşağıdadır.

(bkz: bioxcin)
(bkz: bioblas)
(bkz: nutraxin)
(bkz: restorex)

Son 9 entryden 8 tanesi bildiğiniz reklamdır. Aynı üyelerin aynı sıralamayla reklamını yaptığı diğer ürünler de aşağıdadır.

(bkz: bioblas)
(bkz: bioder)
(bkz: nutraxin)
(bkz: restorex)

Son 8 entry bildiğiniz reklamdır. Aynı üyelerin aynı sıralamayla reklamını yaptığı diğer ürünler de aşağıdadır.

(bkz: bioxcin)
(bkz: bioder)
(bkz: nutraxin)
(bkz: restorex)

Gece yolculukları sakin olur diye gece otobüse binip karanlıkta gitmeyi severdim hep. ilk defa pazar gecesi otobüse bindim ve hiç de sakin değilmiş. Yan koltukta iki eskort abla var. Maske falan yok, götlerini döndüler bana doğru uyuyorlar.
Önümde bir ayı kucağıma kadar yattı.

Karılara maskeyi neden takmıyorsunuz deyince yeşilçamdaki kötü karı kahkakası atıyorlar...

Yok arkadaşlar, medeniyet bu topraklarda yok.

Pandemi ve maskesiz toplum sebebiyle artık işkenceye dönüşen, bir zamanlar ise çok keyifli olan eylem.

işbu girdi hemen hemen kimsenin maske takmadığı bir otobüste n95+sıradan maske+koruyucu gözlük ile otururken yazılmıştır...

Doğrusu doktora yeterlik sınavıdır. Önümüzdeki günlerde bana sağlam girecektir.

Hazır pandemi ve sokağa çıkma yasağı varken alıp yiyeyim, ölmüşlerimizin canına değsin dedim. Marketler satmaz olmuş. Onun yerine bol salçalı sos satar olmuşlar. Bu çemeni asıl şimdi satacaksınız eyyyy market lobisi....

Aramızdan ayrılalı 23 koca sene olmuş...

Esnasında ve ikinci bir deprem ihtimaline karşın hemen sonrasında asansörün kullanılmaması gerekendir. Şu an bizim asansör tarihinin en meşgul saatlerini yaşıyor meesela. Bense beşikteymişim gibi sallandım madem hazır tekrar uyuyayım modundayım.

tek güzel yeri elleri olan şahsımı üzmüştür. Ben bununla kendimi avutuyordum. Meğerse varsayılan olarak geliyormuş.

Son ses müzik ve o müziği bastıracak şiddette anırmaya benzer seslerle kulağımızı öpen* insan müsveddeleridir.
Kardeşini de sevmem o da ayrı bir ayyaş. Ailecek içemiyorlar.

22 yıl önce bugün bir trafik kazasıyla aramızdan ayrılan sanatçımızdır.